.: Köşe Yazıları :.
Zaman Yönetimi: Zaman Yaşamdır
Bu konu pek çok yöneticiyi ilgilendiren bir konudur. Şimdi pek çok yöneticiyi ilgilendiren bir konudur. Şimdi pek çok yöneticinin "zaman o kadar çabuk akıp gidiyor ki, biz ona hakim olamıyoruz" dediğinizi duyar gibi oluyorum. Özellikle büyük şehirlerde trafik, kalabalık, mesafelerin uzak olması zaten bizim elimizde olmayan etkenler olarak zamanımızı elimizden almaktadırlar. Ben gelişmiş ülkelerde yöneticilerin arabada bir iş görüşmesine giderken bile düzenli okuduklarını izliyoruz. Bazen kişinin okumayı istediği pek çok kitap, seyretmeyi istediği pek çok film, dinlemeyi düşündüğü pek çok müzik vardır. Gezmek istediği sergi, katılmak istediği konferans, gitmek istediği gezi programları olabilecektir. Bu programları bazen de kişi bir sistem içine koyup, birini tercih etmek zorunda kalabilecektir. Kişiler tercih etmek zorunda kalmaktan mutlu olmazlar. Özellikle üst düzey yöneticiler zamanlarını en verimli şekilde kullanmak zorundadırlar. Zamanı kullanırken, kendilerine, işe ve ailelerine zamanlarını paylaştırmak zorunda kalırlar. Burada denge çok önemlidir. Kişi eğer işe fazla yoğunlaşıp, kendine vakit ayıramıyorsa bu onu mutsuz edecek ve performansını olumsuz olarak etkileyecektir. Yine yönetici bu defa ailesine yeteri kadar zaman ayıramıyorsa bu defa hem kendi bu durumdan dolayı mutsuz olacak hem de ailesi mutsuz olacaktır. Bu durum da kişiyi olumsuz etkileyecektir. İş, iş doyumu, iş mutluluğu çok önemlidir. İşte başarılı olmak işe zaman ayırmakla olacaktır. İşte başarılı olmak her yöneticinin istediği bir durumdur. Bu konuyla ilgili araştırmacılar yüzlerce kitap yazmışlardır.
Kişinin işte başarılı olması, onun vaktinin tamamını işe ayırması ile olmaz. Kişi işine zaman ayırmalı ve bunun yanı sıra özel zevklerine, hobilerine de zaman ayırmalıdır. İş hayatında iyi ve başarılı bir yönetici olabilmek için, kişinin uykusuna, beslenmesine çok dikkat etmesi gerekmektedir. Kişi kendini mutlu eden şeyleri bilmeli, kendini mutlu eden alternatifleri seçebilmelidir.
Hayat çok kısa, insan her yaşını farklı ve güzel yaşayabilmelidir. Bazen çevremizdeki kişiler bizim zamanımızı alırlar. Biz onlar kırılır, üzülür diye onlara sınır koyamayız. Sonuçta kendimiz mutsuz oluruz. Bu mutsuzluk bizi huzursuz eder, hırçınlaştırır ve teamülsüzleştirir
Bazen kişi kanser gibi bir hastalığa yakalınca doktor ona veya yakınlarına "hayatın tadını çıkarmaya bak" der. Ama kişi hayatın tadını hiç çıkarmamış bir kişi ise bunu yapmak onun için hiç kolay olmayabilir.
Böyle durumlarda kişiler için birkaç önerimiz olacak.
Hayatın Tadını Çıkarmak İçin Öneriler:
Kısacık anları bile değerlendirin.
Önceliklerinizi ayarlayın
Kendinize vakit ayırın.
Sevgilinize vakit ayırın
Zevklerinize vakit ayırın
Zevklerinizin önceliklerini ayarlayın
Uyku düzeninize çok önem verin
Beslenme alışkanlıklarınızı gözden geçirin
Aşık olun
Seks yapın
Seks için her şeyden özveride bulunmalısınız
Doğada olmaya önem verin
Spor yapın. Spor endorfin salgılamasını artıracak ve sizi mutlu, diri ve zinde tutacaktır
Karakterinize göre insanlarla birlikte olun
Karakterinize bağlı olarak, kendi kendinize vakit ayırmaya çalışın
Taşıyamayacağınız kadar yük almayın
Gülün
Güzel olan her şeye ilgi gösterin
Bu sizin hayatınız. Bu hayattan bir tane daha var mı yok mu bilemiyoruz. Mutluluklar sizin elinizde bunun uzun sürmesi de sizin elinizde unutmayın.
Köşe yazıları