2
1

2
1


2
ÇOCUK PSİKOLOJİSİ SORUNLARI
1

2
1

2
1

2
1

2
1

2
1

2
1

2
1

2
1

2
1

2
1

2
1

2
1

2
1

2
1

2
1

2
1

2
1

2
1

2
1


2
1

2
GENÇLİK PSİKOLOJİSİ SORUNLARI
1

2
1

2
1

2
1

2
1

2
1

2
1

2
1

2
1


2
1

2

BEYOĞLU BELEDİYESİ İLE BİRLİKTE GERÇEKLEŞTİRDİĞİMİZ MUTLU AİLELER MUTLU ÇOCUKLAR SEMİNERLERİMİZİ TAMAMLADIK.
1

2
1

 

.: Köşe Yazıları :.

ÇOCUĞA CİNSELLİĞİ ANLATMAK

Cinsellikle ilgili, çocuklara bilgi vermek, onlarla bu konuyu konuşmak her anne babaya doğal olarak zor gelebilir. Ne anlatılmalı, nasıl bir üslupla, ne ölçüde anlatılmalı ve sorulmayan sorular cevaplanmalı mı gibi sorular ailelerin zihinlerinde ki soru işaretleridir. Bu soru işaretleri kafa karıştırıcı oldukları gibi aileleri korkutabilirde.

Fazla bilgi verirsek tehlikeli olur mu, kaş yapalım derken göz mü çıkarırız, anlatacağımız bilgiler onu ürkütür mü gibi düşüncelerde ailelerin bu görüşmeyi geciktirmesine neden olabilmektedirler.

Bu gibi düşünceler aileyi çocuğa bazen gereksiz, fazla bazen de eksik bilgiler vermeye itebilir. Bilinmesi gereken bir diğer hususta, aileler konuyu hızlıca kapatmamalıdırlar. Verilen cevaplar çocuğu tatmin etmediyse bazen tekrar sorar, bazen de aileyi sıkıntıya soktuğunu düşünerek tekrar soramaz aklında bir soru işareti kalır. Çevreden gördükleri ile kendi kendine yorumlar yaparlar ki bunlar doğru olmayan ve ürkütücü şeyler olabilirler. Vereceğiniz cevabın doğruluğu kadar sizin o anki tavrınızda oldukça önemlidir. Cevaplarken kararsız, isteksiz görünmeniz, bocalamanız, sinirlenmeniz ya da konuyu komik bulup gülmeniz çocuğun zihninde değerlendirilecektir. Bu değerlendirmenin sonucunda çocuk korkabilir, üzülebilir ya da kafası karışabilir hatta ikinci bir defa soru sormasını engelleyebilir. Bu durumu ayıp, kötü ya da olumsuz olarak düşünebilir. Merakını ve içgüdülerini bastırma yoluna gidebilir. Sorduğu soru, acayip anlamsız bile olsa seviyesine yakın, dürüst ve doğal bir tavırla yanıtlayın. Açık ve sade sözcükler kullanmalısınız. Eğer yabancı terimler kullanmak sizin için kolaylaştırıcı olacaksa ''vajina'' ''penis'' gibi kelimeleri kullanabilirsiniz. Çocuklar ''Ben nerden nasıl dünyaya geldim'' diye sorduklarında aile bu sorunun cevabını verirken daha az zorlanır. 3 yaşın sonuna doğru, çocuk ''Ben annemin karnına nasıl girdim'' diye sorduğunda ise aile paniğe kapılacaktır. Bu sorunun cevabında cinsel ilişkiden bahsetmek gerekmektedir. Aile çocuğa cinsel ilişkiden bahsetmekten kaçınabilir. Aileye bu noktada en önemli tavsiyemiz; çocuk ''Ben annemin karnına nasıl girdim'' diye sorduğunda ona tatlı bir şekilde aşkı, sevgiyi anlatmaktır. Anne ile babanın âşık olmasından birbirleriyle yaşadıkları güzel mutlu duygulardan bahsetmelidir. Bu olaylar, hikaye, masal, öykü gibi anlatılırsa çocuk keyif alır mutlu olur. Dünyaya gelme kavramını daha iyi anlamış olur.

Öncelikli olarak bebekler nasıl olur, ben nereden geldim gibi sorular ilk soracakları sorulardır. Onlar bu soruları merakları için sormuşlardır. Cinsellikle ilgili değildir. Özellikle yaz aylarında çocukların cinsellikle ilgili sorular sorması daha kolaydır. Bazen sizi cinsel ilişki anında görebilir ya da yakalayabilir. Bu durum sizi korkutmasın. Böyle durumlarda onunla konuşmanız uygun olacaktır. En uygunu böyle bir durum ile karşılaşmadan önce onunla bu konuları konuşmaktır. ''Bu konu çok tatsız, birkaç cümle ile geçiştirilmeli'' imajının yaratılmaması gerekir.

Günümüzde çocuklar tv ve internetten pek çok şeyi hızlı bir şekilde öğreniyorlar. Ayrıca arkadaşları ile de bu konuda diyalog halindedirler. Bazı çocuklar ailelerinin bu konuları anlattığını ve bildiklerini söylerler, ''ailem bana güveniyor'' görüntüsü verirler. Anne karnında 9 ay kaldığını, gelişimini tamamladığında dünyaya geldiğini onun anlayacağı şekilde anlatmaya çalışırken, hayvanların doğumlarından yararlanabilirsiniz. Bunlar onun ilgisini çekecektir. Eğer sezaryen ile doğum yaptıysanız doğum izinizi ona rahatlıkla gösterebilirsiniz.
Çocuklar 2 yaşından itibaren cinsellikle ilgili sorular sormaya başlayabilir. Çocuk bu dönemde bedenini keşfetmektedir. Özellikle 3 yaştan itibaren iki cins arasındaki farklılıklar üzerinde durur buna yönelik sorular sorar. Bu dönemdeki ilgi tamamen merak ve öğrenme ile alakalıdır.

Artık çocuklarımız, okula başlamadan ve okuma yazma öğrenmeden önce internet ile tanışıyorlar ve kullanmaya başlıyorlar.

Çocukların internet ve bilgisayar kullanımları belirli süre sınırlandırmaları ile desteklenmelidir. Fakat bu esnada internette kötü niyetli kişiler çocuklar için cinsel tehlikeler yaratabilirler. Bu konuda siz çocuğunuza her şeyi anlattıktan sonra internette karşısında çıkacak tehlikelerden korumuş olursunuz. Bu konularda bilgilendirmeniz onu koruyacaktır. Bilgilendirme yaparken, aşırı abartmayın, zayıf ihtimallerle olabilecek şeyleri bile anlatmayın. Bunları anlatmanız onu ürkütecek ve cinsiyetinden ve internetten soğumasına neden olacaktır. Bu kez durumu düzeltmek için çok uğraşmanız gerekecek.

Çocukların araştırma ve öğrenme becerilerini geliştirebilmeleri için internet uygun bir araçtır. Cinsel istismara açık bir alan olduğu için önleminizi almalısınız.

Ailelerin tv konusunda dikkatli olmaları gerekmektedir. Çocuğunuzun uyku saatini iyi ayarlamalısınız. Büyüklerin hala uyanık oldukları geç saatlerde çocuklar uyumuş olmalıdır. 2-6 yaş arası çocuklar 8-9.30 saatleri arasında uyumuş olmalıdır. Bu saatlerden önce tv'de gösterilen programlardaki cinsel içerikler daha az ve ölçülüdür.

Psikologlar bu gibi durumlarda yaşanan krizlerde ailelere yardımcı olabilmektedirler.

Çocuğunuzun cinsellikle alakalı sorduğu her soru için onu dinleyin. Siz olumlu konuşabilirsiniz fakat yüz ifadeniz olumsuz bir elektrik veriyorsa bunun hiçbir anlamı olmaz. Güveni sarsılır ve korkabilir. Aklındaki karmaşaları giderin, sıkıntılı durumlarınızda psikologlardan yardım alın.

 

 

 

 

 

 

geri












 
Nisan 2024
  Pzt     Sal     Çrş     Prş     Cum     Cts     Pzr  
1
2
3
4
5
6
7
8
9
10
11
12
13
14
15
16
17
18
19
20
21
22
23
24
25
26
27
28
29
30


YETİŞKİN PSİKOLOJİSİ SORUNLARI





































İŞ YAŞAMI PSİKOLOJİSİ SORUNLARI








CİNSELLİK




















 
 

Sitedeki tüm yazılar Uzman Psikolog Alanur Özalp'e aittir. Tüm hakları saklıdır. İzin almadan kullanılamaz.